Yazar Derleyen: Necdet Bayhan
(ÖNSÖZ: Greenpeace Türkiye temsilcisinin son İsrail saldırısı ile ilgili sözleri, Greenpeace örgütünün nasıl bir sosyal körlük ve sağırlık içinde olduğunun belgesidir. Sömürüyü, ezen ve ezilenler arasındaki uzlaşmaz çelişkiyi, sınıfsal gerçekleri, kapitalizmi, emperyalizmi, sermaye ve finans-kapital düzeninin doğayı ve toplumu kâr amaçlı olarak nasıl yok ettiğini görmezden gelerek ne çevreyi, ne insanlığı, ne doğayı ne de toplumu savunabiliriz…Şiddete karşı olmak soyut bir tavır olamaz… Gerektiğinde şiddete karşı şiddet kullanmayı göze alamayanlar, yaşam düşmanlarına hizmet ederler… Vatan Postası)
5 Haziran Günü, Birleşmiş Milletler’ce 1972 Yılında l33 ülkenin katılımı ve oybirliği ile Dünya Çevre Günü olmasının kararlaştırıldığı günün yıldönümüdür. O tarihten bu yana insanın onurlu ve iyi bir yaşam sürmesine olanak veren nitelikli bir çevrede yaşamasına yönelik onlarca toplantı yapılmış, kararlar ve uluslararası sözleşmeler imzalanmıştır. Ancak aradan 38 yıl geçmesine karşın Dünyamızda çevre sorunları devasa boyutlara ulaşmış, insanlığın toptan yokolmaya doğru gidişi hızlanmıştır. Dünyamız hızla bir karadeliğe doğru çekilmektedir. Dünyaya hakim olan emperyalist-kapitalist sistem küreselleşme, neoliberalizm adları altında Dünyanın doğal varlıkları ve kaynakları uluslarüstü şirketlerin KÂR alanı haline getirilmiş, yaşam kaynaklarımız, sermayenin temel girdisi ve kaynağı haline dönüştürülmüştür. Sorunun temelinde bu sistemin sınırsız kâr ve kuralsızlık ölçüsüzlüğü yatmaktadır.
Önce insan-doğa anlayışı yerine; önce ekonomi-tüketim-kâr anlayışı egemen kılınmıştır. Sürdürülebilir doğayla uyumlu yaşam yerine sürdürülebilir kalkınma anlayışı hakim kılınmıştır. Sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşama hakkı hiçe sayılarak dünya insanlığının yaşam alanları daraltılmakta, büyük insanlığa açlık, yoksulluk, asgari hijyen ve sağlık koşullarından yoksun yaşam dayatılmaktadır. Savaş, ölüm, işsizlik, açlık ve yoksulluk insanlığın kaderi yapılmak istenmektedir…